İletişim
İçin

Eğitimde Motivasyon Sorunları Ve Çözüm Önerileri

 Eğitimde motivasyon, öğrencinin davranışlarında istenilen amaca ulaşmadaki hızını, sürekliliğini ve kararlılığını belirleyen en önemli etkenlerden biridir. Motive olmuş öğrencinin derslere karşı meraklı, okula ve öğrenmeye karşı olumlu düşüncelere sahip ve sorumluluk alma konusunda istekli olması hem öğrencinin daha kolay yönetilebilmesini hem de eğitim öğretim sürecinin etkililiğinin ön plana çıkmasını sağlar. Öğrencinin okul içi sorumluluklarına karşı motive olabilmesi durumu onun kişisel özellikleri ve çevresel birtakım faktörler ile doğrudan ilişkilidir.

Eğitim hayatı boyunca öğrencilerin motivasyon anlamında yaşadığı sorunlar öğrencinin  yeteneklerinden öğrenme materyallerinin özelliklerine, bulunduğu ortamdan öğrenme ile ilgili teşviklere ve öğretmen davranışlarına kadar geniş bir yelpazede incelenebilir. Öğrencinin yeterli olma, bilme, anlama gibi kaygılarının olmaması; çalışmanın, öğrenmenin bu yolda harcanacak çabaya değmeyeceğini düşünmesi durumu ona eğitim hayatı boyunca büyük sıkıntılar doğurabilir. Tüm bu durumlar öğrencinin içsel olarak motivasyon eksikliği yaşandığının bir göstergesidir.

Bunun dışında öğrencinin ebeveynlerinin onun eğitim hayatını konusundaki farklı tutumları, çocuğa karşı aşırı ilgi göstermek ya da ilgiden ve şefkatten yoksun bırakmak, fazla koruyarak güvensiz bir birey haline getirmek gibi durumlar öğrencinin eğitim hayatını kötü etkileyen motivasyon sorunların dışsal etkileri olabilir.

Tüm bu sorunlar göz önüne alındığında “Öğrenciyi okula ve öğrenmeye nasıl motive edebiliriz?” sorusunun cevabı üzerinde yoğunlaşmak gerekir. Öncelikle öğrencinin derslere karşı içsel motivasyonunun artmasını sağlamak onu gerçekten neyin motive edebileceğini anlamayı gerektirir. Öğrenciyi bu açıdan analiz edebilmek onunla daha fazla zaman geçirmeyi, fikirlerini yargılamadan dinlemeyi ve onu çözümleyebilmek için öncelikle onun bize karşı açılmasına zemin hazırlayabilmeyi gerektirir.

Örneğin; derse karşı ilgisi az olan öğrenci ile birebir görüşmeler yaparak “Neyi nasıl yapması gerekiyor?” ya da “Ulaşacağı hedefe nasıl gidebilir?” gibi soruların cevaplarını bilip bilmediğinden emin olmalıyız. Bunun yanında az da olsa saygınlık kazanabileceği öğrenme ortamları oluşturulmalı, takdir edilme ihtiyacını karşılayacağı ders içi, ders dışı etkinlikler düzenlenmeliyiz. Öğrencinin başaramayacağı şeyleri ondan istemek motivasyonunu arttırmak yerine düşürür. Bu noktaya dikkat etmek gerekir. Başarı bir çaba karşılığında ulaşılabilir olmalıdır ancak bu çaba öğrencinin yeterlilik düzeyinin üzerinde olursa öğrenci yetenekleri ötesinde zorlanır ve korkup motivasyonunu kaybedebilir. Bu anlamda kontrollü bir süreç yönetilirse başarı duygusunun verdiği tatmin ile öğrencinin kendisine duyduğu saygı ve güven artar.

Öğrencinin sonuçtan çok sürece odaklanmasını sağlamak motivasyon sorunlarını gidermede önemli rol oynar. Yani öğrencinin ders içi başarısını sadece notlarıyla değerlendirmek yerine öğrencilerin bu yolda gösterdiği küçük başarıları dahi ödüllendirmek etkili bir yöntem olabilir.

Derse başlarken ilginç, şaşırtıcı, merak uyandırıcı sorular sormak, çalışmalarını mümkün olduğu kadar öğrenci açısından aktif, heyecanlı ve yararlı hale getirmek; tüm bunları yaparken öğrencilerin farklı zeka alanlarına sahip olduğunu da göz önünde bulundurarak uygulanacak yöntemlerin planlanması gerekir. Bütün bunların yanında benim de meslek hayatım boyunca çokça tecrübe ettiğim; güler yüzlü, sabırlı, sevecen, tutarlı, dürüst, anlayışlı bir öğretmen kişiliği öğrencinin derse güdülenmesinin ön şartıdır.

Öğrencinin okul motivasyonunun sağlanmasında en önemli dışsal etkilerden biri de ailedir. Ailenin eğitim hataları, anne-baba tutumundaki tutarsızlık öğrencinin motivasyonunu etkileyici nitelikte olabilir. Böyle bir durumda yapılacak ilk iş aile ve okul iş birliğinin sağlanarak aileyi de eğitim sürecine dahil ederek, çocuğu iyi tanımak, yapabileceklerinin sınırlarını bilmek noktasında onlarında farkındalığını arttırmak olmalıdır.

Sonuç olarak öğrencilerin başarısızlığının altında yatan tek problemin motivasyon sorunları olmamakla birlikte motivasyon sorunlarının giderilmesinin sanıldığının aksine kolay bir süreç olmayıp fazlaca emek, zaman ve sabır gerektirdiğini belirtmek isterim.

Değerli Yazar

Nagihan BAYTUR

Fen Bilimleri Öğretmeni